Kemik gelişimi için kışın havanın
güzel olduğu zamanlarda bebeğinizin kollarını ve yüzünü açarak 10 – 15 dakika
güneşe çıkarın.
Özellikle kışın bebeğinizin vücut
ısısını sıklıkla kontrol edin. Vücut ısısı 36 derecenin altına düştüyse hemen
oda sıcaklığını yükseltin, 1 kat daha giydirin ya da teninizin sıcaklığını
hissetmesini sağlayın ve sıcak bir odada yemek yedirerek onu ısıtın.
Soğuk havaya bağlı cilt kuruluğu
bebeklerde de olur. Cilt kuruluğunu hipo-alerjik losyonlar kullanarak
önleyebilirsiniz.
Kışın bebeğin bulunduğu oda sıcaklığı
gündüz 22–24 derece, gece 20–22 derece arasında olmalıdır.
Kışın ısıtma sisteminden dolayı evin
içinde kuruluk yaşanır. Odalardaki nemi artırmak için doktor kontrolünde hava
nemlendirici makineler (buhar makineleri) kullanılabilir.
Evdeki kuru hava nedeniyle bebekte
burun tıkanıklığı yaşanırsa doktora danışarak burun aspiratörü kullanılabilir.
Bebeğin kalın battaniyelerle ve
ısıtıcılara çok yakın uyutulmaması gerekir. Özellikle yenidoğan bebekte
halsizlik, anneden süt emmeme, uyanma zorlukları gibi yan etkileri olabilir.
Emzirme döneminde göğsün hassaslaşıp
yara olmasını engellemek gerekir. Emzirme aralarında göğüsten süt sızıyorsa iç
çamaşırına uyan emici göğüs pedleri kullanılarak göğüs uçlarının kuru kalması
sağlanabilir.
Kış
aylarında yenidoğan bebeğe teri emen, tüylü olmayan, cildin havalanmasını
sağlayan, pamuklu kıyafetler giydirilmelidir.
Bebeğin
ilk aylarında iç giyim için tulum tercih edilmelidir. Şapka, eldiven ve çorap
ise eksik edilmemelidir.
Bebeğin
üşüyüp üşümediği koltuk altından vücut ısısı ölçülerek anlaşılır. Bebeğin ateşi
36 ile 37.2 derece arasında olmalıdır. Eğer 36 derecenin altındaysa üşüyor
demektir, bir kat daha giydirilebilir. 37.2 derecenin üstündeyse bebek kat kat
giydirilmiş, oda ısısı çok açılmış veya bebeğin ateşi çıkıyor olabilir.